‘Hala had bildirecek, her manada emekli olmuş zihniyetler var’

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, birtakım emekli amirallerin açıklamasına ait, “Hala bizi vesayet periyotlarının ülkesi gören, bir iki sayfalık bildirilerle had bildireceklerini zanneden, her manada emekli olmuş zihniyetler var. Bu bildirilere, varlık sebebini inkar ederek takviye olan, zihinleri geçmiş yüzyılların karanlık dehlizlerinde kalan politikler var.” dedi.

Soylu, bir otelde düzenlenen “Biyometrik Bilgi İdare Sistemi – AFIS Tanıtım Toplantısı”nda konuştu.

Türkiye’nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geleceğe odaklı vizyonuyla, 21. yüzyılın başından beri ortaya koyduğu gelişme ve altyapıyla dünya ile rekabet edebilir duruma geldiğini belirten Soylu, Türkiye’nin dijitalleşmede öncü ülkelerden olduğunu kaydetti.

Türkiye’nin, kendi helikopter ve insansız hava araçlarını üretir pozisyona geldiğine, bugün uzay teknolojilerinin konuşulduğuna işaret eden Bakan Soylu, tüm gelişmelere karşın her projeyi itibarsızlaştırmaya çalışanların olduğunu söz etti. Süleyman Soylu, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Hala bizi vesayet periyotlarının ülkesi gören, bir iki sayfalık bildirilerle had bildireceklerini zanneden, her manada emekli olmuş zihniyetler var. Bu bildirilere, varlık sebebini inkar ederek dayanak olan, zihinleri geçmiş yüzyılların karanlık dehlizlerinde kalan politikler var. Bunlar Türkiye’nin bugün geldiği noktayı, şurada yaptığımız toplantıların mahiyetini kavramaktan çok uzaklar, başları hesap makinelerinin ötesine geçmemiş zihniyetlerdir.

Türkiye artık bu prangaları çözeli çok olmuştur. Bu zihniyetlere, bildirilere yahut teşebbüslere karşı önemli bir teyakkuzumuz, reaksiyonumuz var. Hiçbir noktasında boş bırakamayız. Zira biraz evvel tanım ettiğim tarihi fırsatı yakalamışken, birinci defa sanayi dönüşümlerini dünya ile eş vakitli olarak yakalamışken, tahminen tarihimizde birinci kere geleceğimizi avantajlı bir noktadan planlama bahtı yakalamışken, birilerinin küçük başlarına uyup geriye gidemeyiz. Bu tarihi fırsatı, bu millet ismine, gelecek kuşaklarımız ismine tepemeyiz.”

– “İçişleri Bakanlığı değerli bir yazılım üreticisi haline geldi”

Türkiye’nin bugün yazılım üretmede, global manada önemli potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Soylu, “Konunun uzmanları tarafından yapılan bir değerlendirmedir, bizdeki e-Devlet projesinin verimliliği, fonksiyonelliği, hizmet üretme kapasitesi, hizmet çeşitliliği, ABD’de sunulan e-Devlet hizmetinden yüksektir.” tabirini kullandı.

Soylu, İçişleri Bakanlığı’nın kıymetli bir yazılım üreticisi haline geldiğini belirterek, yalnızca Bakanlık bünyesinde 2017’de e-Devlet’ten 51 hizmet sunulurken, bu sayının 7 kat artarak 352’ye yükseldiğini bildirdi.

Bakan Soylu, böylelikle bürokrasinin azaldığını, teknolojik, süratli ve verimliliği yüksek hizmet sunulduğunu ve tasarruf yapıldığını anlattı.

İçişleri Bakanlığınca kurulan e-başvuru kapsamında 186 hizmetin, e-Devlet sistemine alındığını söyleyen Soylu, bu uygulama sayesinde, bilhassa Kovid-19 sürecinde vatandaşlara kolaylık sağlandığını, üretim ve tedarik zincirlerinin aksamadığını lisana getirdi.

Soylu, 2017’den bu yana 392 milyon 69 bin 875 arşiv dokümanını dijitalleştirerek, vatandaşın üzerindeki evrak yükünün hafifletildiğini, bunun yargının da iş yükünü azalttığını, suratını artırdığını aktardı.

Bakanlık olarak vatandaşa sundukları hizmetlerde talep edilen toplam 3 bin 214 dokümandan 2 bin 167’sinde yalınlaştırma sağlandığını söyleyen Soylu, “2021 gayemiz 350 belgeydi, şu ana kadar 147’sini tamamladık. Yıl sonuna kadar geri kalanını da tamamlayıp 3 bin 214 dokümanın 2 bin 370’ini kaldırmış, vatandaşımızın üzerinden değerli bir bürokrasi yükünü almış olacağız.” dedi.

İçişleri Bakanı Soylu, Bakanlık olarak 2020’de, e-devlet hizmetleriyle 4,1 milyar lira, yalınlaştırma çalışmaları sonucunda da 1,4 milyar lira, öteki başlıklarla birlikte toplam 9,1 milyar lira tasarruf yaptıklarını bildirdi.

– “Eşleştirmelerle tam 117 bin 648 olayı aydınlattık”

Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Nüfus ve Vatandaşlık Yönetimi Genel Müdürlüğü üzere data tutan ünitelerin birbiriyle entegrasyonunun ehemmiyetini vurgulayan Soylu, “Birimler ortasındaki parmak izi entegrasyonunu AFIS projesiyle sağladık. 18 Ekim 2018’den itibaren tam 490 bin 849 olaya ilişkin datayı sisteme girdik ve yapılan eşleştirmelerle tam 117 bin 648 olayı aydınlattık.” bilgisini paylaştı.

Soylu, “Biyometrik Data İdare Sistemi”nin dijital adımların en büyüklerinden olduğuna dikkati çekerek, “Günümüzde biyometrik data hem korunması gereken hem de yetkili kurumlar eliyle faal ve verimli biçimde kullanılması gereken datadır. Bugünün dünyasında şahsî bilgilerin korunması hakkı, temel insan hakları ortasına girebilecek kadar kıymetli bir hale gelmiştir. Biyometrik data, artık kişinin bir kesimidir. Bundan ötürü da korunması, kişinin şahsen kendisinin müdafaası manasındadır.” değerlendirmesinde bulundu.

Dünyada global biyometrik sistemlerin pazar büyüklüğünün süratle arttığına dikkati çeken Soylu, “2020 yılında bu pazarın büyüklüğünün hacmi 36,6 milyar dolardı. Bunun 2025 yılında 68,6 milyar dolara yükseleceği iddia edilmektedir.” dedi.

Bakan Süleyman Soylu, Kovid-19 salgınının, yüz tanıma, iris tanıma ve ses tanıma üzere temassız biyometrik datalara talebi artıracağını tabir ederek, “Bu noktadan hareketle, İçişleri Bakanlığı bünyesindeki biyometrik bilgilerin inançlı halde toplanması, sayısallaştırılması ve işlenmesini sağlamak, bunu ulusal yazılımlarla kendi içimizde yapabilmek için ‘Biyometrik Data İdare Sistemi’ projesi devreye alındı.” diye konuştu.

– “Milli eserimiz devreye alınmıştır”

Projenin devreye alınan birinci fazı kapsamında, parmak izi tarayıcılarından okunan izlerle çalışan “parmak izi tanıma ürünü”nün hayata geçirildiğini anlatan İçişleri Bakanı Soylu, şunları kaydetti:

“Birinci faz kapsamında, 25 Mart 2021 Perşembe akşamı, yabancı eser devreden çıkarılmış, yerine kendi ulusal eserimiz devreye alınmıştır. Bundan sonra da belirli bir program dahilinde Nüfus Genel Müdürlüğümüz, Jandarma, Emniyet ve Kıyı Güvenlik ünitelerimiz yerli sisteme geçecektir. Bu algoritma, hem kendi hizmet ve güvenlik kapasitemizi artıracak hem de ihraç edebileceğimiz bir paha olacaktır. Bu alana hakim olmak, her vatandaşımıza daha fazla güvenlik, daha süratli ve verimli hizmet, daha az bürokrasi getirecektir. Bu, her vatandaşımızın gurur duyacağı büsbütün yerli ve ulusal bir dönüşümdür. Kamu hizmetinden hudut denetimine, bankacılıktan kent güvenliğine kadar sayısız alanda kullanılan biyometrik sistemlerin bu dönüşümü sayesinde, güvenlik zafiyeti en az seviyeye inecek ve bilginin, bilginin bir güç olacağı gelecekte Türkiye’yi, yarışın ön saflarına taşıyacaktır.”

Programda, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Lideri İsmail Demir, POLSAN Genel Müdürü Mustafa Selçuk ve İçişleri Bakanlığı Bilgi Süreç Dairesi Lideri Volkan Barış Göçmez de konuşma yaptı.

Programa, İçişleri Bakan Yardımcıları Tayyip Sabri Erdil ve İsmail Çataklı, Sıhhat Bakan Yardımcısı Şuayip Birinci, Jandarma Genel Kumandanı Orgeneral Arif Çetin, Kıyı Güvenlik Kumandanı Tuğamiral Ahmet Kendir, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, AK Parti Genel Lider Yardımcısı Ömer İleri, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Lideri Ali Taha Koç, Vilayetler Yönetimi Genel Müdürü Hüseyin Kürşat Kırbıyık, Göç Yönetimi Genel Müdürü Savaş Ünlü, HAVELSAN Genel Müdürü Mehmet Akif Nacar ve Türksat AŞ Genel Müdürü Hasan Hüseyin Ertok da katıldı.

– Ulusal biyometrik bilgi merkezi kurulması hedefleniyor

Biyometrik Data İdare Sistemi projesi kapsamında, birinci fazda, BİYOTEKSAN’ın, HAVELSAN mühendislik dayanağı ile geliştirdiği, “yerli parmak izi tanıma sistemi” hayata geçti.

Parmak izi tarayıcılarından okunan izlerle çalışan “nitelikli parmak izi tanıma ürünü” birinci olarak İçişleri Bakanlığı Göç Yönetimi Genel Müdürlüğünde kullanıma alınıp hizmet vermeye başladı.

İçişleri Bakanlığı Göç Yönetimi Genel Müdürlüğünün akabinde İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün kullanımına alınacak sistem, daha sonra Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı Kriminal Daire Başkanlığı ve Kıyı Güvenlik Komutanlığı ünitelerinde de kullanıma sunulacak.

Sistemin ikinci fazında ise olay yerinden alınan, kriminal izlerle çalışacak “niteliksiz parmak izi tanıma ürünü” geliştirmeleri tamamlandı ve kısa müddette muhtaçlık ünitelerinin hizmetine sunulacak.

Ulusal Biyometrik Data İdare Sistemi Projesi’nde, nitelikli ve niteliksiz parmak izi tanıma sistemi dışında, avuç içi tanıma, retina ve iris tanıma, yüz tanıma, ses tanıma, yazı ve imza tanıma üzere özellikler de yer alacak.

Proje kapsamında, biyometrik bilginin toplanacağı, sayısallaştırılacağı ve doğrulanacağı merkezi bir “milli biyometrik data merkezi” kurulması hedefleniyor.