Baba ve oğlunun elinde şekillenen Kandıra taşı yöresel yemeklere lezzet katıyor

Kocaeli’nin Kandıra ilçesinde taş ustası baba ve oğlu, klâsik tekniklerle ürettikleri pişirme taşıyla hem geçimini sağlıyor hem de mesleği yaşatıyor.

Kırsal Duraçalı Mahallesi’nde yaşayan taş ustası Ali Gök (72) ve oğlu Nadir Gök’ün (52) tabiattan el aletleri yardımıyla çıkardığı taşlar, uzun ve zahmetli yontma sürecinin akabinde yuvarlık ve ince bir biçim alıyor.

Zımparalama süreci sonrası kullanıma hazır hale getirilen doğal taş, yöre insanları tarafından gözleme ve bazlama üzere hamur işlerinin pişirilmesinde kullanılıyor.

Ramazan hasebiyle artan talebi yetiştirmeye çalışan baba ve oğlu, yüksek ısıya sağlam el emeği Kandıra taşını, büyüklüklerine nazaran 100 ve 180 liradan satışa sunuyor.

– “Metal ve ızgara tellere göre daha uzun ömürlü”

Taş ustası Seçkin Gök, AA muhabirine, dededen gelen mesleği, yarım asırdır geçimini pişirme taşı yaparak sağlayan babasından öğrendiğini anlattı.

Yaklaşık 20 yıldır babasıyla bu işi yaptığını belirten Gök, “Kandıra taşı olarak bilinen, bölgede çıkan volkanik bir taş bu. Yöre halkı gözleme taşı, pişirme taşı yahut taş ızgara olarak isimlendiriyor. Metal ve ızgara tellere göre daha uzun ömürlü.” diye konuştu.

Gök, taşı sökme ve biçim verme işlerini başka yaptıklarını tabir ederek, “Bir kişi günde 8 saatlik çalışmayla 8-9 taş sökebiliyor. Bir taşı işlemesi de 2,5 saat sürüyor. Yaklaşık 10 eseri hazır hale getirmek 4-5 gününü alıyor.” dedi.

– “Çok hoş lezzet veriyor”

Kandıra taşının en değerli özelliğinin yüksek ateşe dayanıklılığı olduğunu vurgulayan Gök, “Bu taş çatlama yahut patlama yapmaz. Olağan taşlar ateşe girdiği vakit 120-130 derecede çatlar. Bu taşın ateşe karşı yüksek direnci var. Evvelce kullanım alanı daha genişmiş. Soba olmadığı vakitlerde konutlardaki ocaklarda kullanılırmış.” sözlerini kullandı.

Gök, pişirme taşının Kocaeli’nin Kandıra, İzmit ve Gebze ilçeleriyle Sakarya’nın Kaynarca ilçesinde yaygın olarak kullanıldığını kaydederek, “İnsanlar bunu yufka açtıktan sonra cizleme ve gözleme pişirmek için kullanıyor. Demir saclara nazaran çok hoş lezzet veriyor, ızgara taşı olarak da kullanılıyor.” dedi.

Seçkin Gök, 30-32 ve 50-52 santimetre olmak üzere iki farklı tipte yaptıkları eserleri 100 ve 180 liradan satışa sunduklarını kaydetti.

Yılın her periyodunda sipariş aldıklarını ancak işlerin ramazanda arttığını aktaran Gök, “Yöresel eser olduğu için çok yüksek adetli üretim yapmıyoruz. Yılda 250-300 civarı eser yapıyoruz. Genç kuşak neredeyse bilmiyor. Yaşlılar ellerindeki eser kırılınca yahut kaybolunca istiyor.” diye konuştu.